20 Ekim 2007 Cumartesi

eğlence

CUNDA NESOS RESTAURANT
Cunda Sahilboyu No:17-19 Alibey
Tel:
0 (266) 327 17 48
Fax:
0 (266) 327 25 20


CLUP TROPİCANA
Ayvalık / Balıkesir
Tel: 0266 324 1880

konaklama

A.EMRELİ SUİT OTEL
Ayvalık / Sarımsaklı
SARIMSAKLI SAHİLİNDE, BADAVUT KOYUNDA, DENİZE SIFIR KONUMDA

ACEM OTEL
Ayvalık / sarımsaklı
otel dünyaca ünlü sarımsaklı plajlarında bulunmaktadır

ALTAY BUTİK OTEL
Ayvalık / Cunda Adası
sahildeki balık rest hemen arkasında . sahile 60 metre uzaklıkta denize girilebilecek yerler araba mesafesindedir . pansiyonumuza geldığinizde biz sizi hava durumuna göre yönlendiriyoruz ...

ALİ GÜR APART
Ayvalık / sarımsaklı
SARIMSAKLI PLAJINDA, SAHİL YOLUNDA

ARTUR MOTEL
ayvalık / Cunda Adası
Artur motel, Cunda merkezde, denize sıfır konumdadır.

CEM GÜL OTEL
ayvalık / sarımsaklı
denıze sıfır

CUNDA DENİZ OTEL
ayvalık / Cunda Adası
Otelimiz yılboyu yapılan incelemeler sonucunda Mavi Bayrak almaya hak kazanmıştır.Otel Deniz Cunda Adasında Mavi Bayrak almaya hak kazanan tek işletmedir.

CUNDA PANORAMA OTEL
ayvalık / cunda adası
OTELİMİZ DENİZE SIFIR ÖZEL PLAJ VE YÜZME HAVUZUMUZ BULUNMAKTADIR

IŞIK OTEL
Ayvalık / Sarımsaklı
Denize 15 mt yakınlıkta... Sarımsaklı merkezde plajlarda.

SÖZER MOTEL
Ayvalık / Merkez
Ayvalık'ın merkezine 1,5 km uzaklıkta, Sarımsaklı Plajları yolu üzerinde (Sefa Mevkii), arkası çam ormanı, önü deniz (denize sıfır), bütün Ayvalık ve Alibey Adası (Cunda) manzarasına hakim bir konumdadır.


VAROL OTEL
Ayvalık / Sarımsaklı

KOKULU ADA CUNDA

Çağlar boyu farklı adlarla anıldı Cunda Adası.
Nesos antik kentinin burada olması nedeniyle Nesos diye bilinirdi Antik Çağ'da. Aynı çağda, bölgedeki tüm adalara Hekatos Adaları da denirdi. Hekatos, Nesos kentinin baş tanrısı Apollon'un takma adıydı. Kaptan-ı Derya Pîrî Reis'in 1513'te tamamladığı ünlü 'Kitab-ı Bahriye' adlı eserinde 'Yunda' olarak geçer adanın ismi. Bilinenin aksine 1924 yılına kadar ada nüfusunun neredeyse tamamını oluşturan Rumlar adaya Cunda demezlerdi. Onlar için adanın adı 'Kokulu Ada' anlamına gelen 'Moshinos'tu. Sadece Osmanlı kayıtlarında rastlanır Cunda adına. Günümüzdeki adı ise 'Alibey Adası'dır.
Sokaklar eski Rum evleriyle dolu.

Gezinti sonrası Taşkahve'de
Adı ne olursa olsun ne kadar değişirse değişsin Cunda'da değişmeyen şeyler vardır. Taş döşeli dar sokakları ve yüzyıllık neo-klasik stildeki taş evleri değişmeyenlerin başında gelir. Bu evlerin renklerini ve detaylarını izlerken geçmişteki insanların yaşama bakışlarındaki estetiği çok daha iyi anlarsınız. Bu estetiğin günümüzde de sürdüğünü görmek ise insanı keyiflendirir. 1924'teki Mübadele sonucu Yunanistan'a giden Cunda halkının yerine Girit'ten, Midilli'den ve Makedonya'dan gelen Türkler yerleşmiş. Gelenler yabancı olmadıkları ada kültürü nedeniyle bölgeye kolay adapte olmuşlar. 1924'te kesintiye uğrayan günlük yaşamın aynı kalitede devam etmesinin nedeni de olsa olsa budur.Evlerin kapı tokmaklarındaki kadın başlarını, el motiflerini, balkonlarındaki demir işlerini, alınlıklarındaki süslemeleri ve taşıyıcılarındaki kadın figürlerini izleyerek adanın sokaklarını dolaşırken, kapı önlerinde oturan ya da bir pencereden sokağı izleyen adalıların sohbetleri size eşlik eder. Onlardan adanın tarihini ve hikayelerini dinleyebilirsiniz. Sahildeki 'Taşkahve', adanın simge yapısıdır. İhtişamlı mimarisi, ferah iç mekanı ve pencerelerindeki vitraylarıyla insanı yüz yıl öncesine götürür. Sadece 'Taşkahve' bile Cunda Adası'nın zengin geçmişini yansıtmaya yeterlidir. Ada sokaklarındaki gezinti sonrası, sahili gezmeden önce mola vermek ve bir yorgunluk kahvesi içmek için 'Taşkahve' en uygun mekandır.

Âşıkların mekanı
Gül kurusu rengiyle, adadaki hemen hemen bütün evlerin temel yapı malzemesi sarmısak taşıdır. Gün batımlarında rengi iyice ortaya çıkan sarmısak taşının kaynağı ise Ayvalık'ın Sarımsak bölgesidir. Binlerce yıl öncesinin lav akıntılarının oluşturduğu sarmısak taşı bugün Cunda'nın evlerinde şekilleniyor. Cunda'nın evleri ve sokakları dışında gezilip görülecek yerlerinin başında Taksiyarhis Kilisesi gelir. 1873 yılında inşa edilmiş olan kilise büyük ölçüde ayakta kalmayı başarmış. Kilisenin bahçesindeki evlerinde yaşayan aile hem kilisenin bakımıyla ilgileniyor hem de gelen ziyaretçilere yapıyı gezdiriyorlar. Özellikle içerisi oldukça görkemli olan Taksiyarhis Kilisesi'nin duvarlarındaki fresklerin üzerlerini ise âşıkların kalpli, oklu isimleri kaplamış. Oysa, Cunda'da âşıklar için bir mekan var. 'Âşıklar Tepesi' adı verilen nokta ada manzarasının ve denizin en güzel izlenebildiği yer. Bir kilise yıkıntısının bulunduğu 'Âşıklar Tepesi' özellikle dolunaylı gecelerde âşıkların ya da âşık olmak isteyenlerin istediği romantik ortamı fazlasıyla sağlıyor.Bölgenin geçmişte Hıristiyanlar için dinsel bir merkez olduğunu anlamak hiç zor değil. Ayvalık ve Cunda sınırları içinde bulunan elli civarındaki kilise ve manastır kalıntısı bu durumun en önemli göstergesi. Cunda çevresindeki adaların siluetini oluşturan ve uzaktan bakıldığında hemen fark edilen manastırların bugün hepsi terkedilmiş durumda. Cunda Adası'nın arka tarafında bulunan Patriçia köyünün yakınındaki 'Ayios Dimitrios Ta Selina Manastırı' bölgedeki diğer manastırlar arasında en görkemli olanı. 1771 yılında inşa edildiği düşünülen manastırın bir diğer adı da 'Ayışığı Manastırı'. Ancak mutlaka görülmesi gereken manastıra ulaşmak çok kolay değil. Cunda merkezinden Patriçia köyüne sadece özel arabayla ya da taksiyle gidilebiliyor. Köyden de yaklaşık bir saat süren yürüyüşle manastıra ulaşıyorsunuz. Tabii bir saatlik gidişin, bir saatlik dönüşünü de hesaba katmak gerekir. Ne var ki tamamen zeytin ağaçlarıyla kaplı yürüyüş parkurunda vaktin nasıl geçtiğini fark etmiyorsunuz.


Papalina diye bir balık
'Adalar Şehri' olarak anılan Ayvalık'taki 22 adadan sadece Cunda adasında yerleşim var. Diğer adalarda ise tek başına bir manastır kalıntısı veya tek tük balıkçı barınakları dışında yerleşim bulunmaz. Her ne kadar yazının başından beri 'ada' diyorsak da Cunda'ya karayoluyla da ulaşılabiliyor. 1964 yılında yapılan bir köprü adayı anakaraya bağlamış. Ancak bu bağlantı Cunda'nın ada olma özelliklerini kaybettirmemiş. Özellikle yağmurlu günlerde ya da akşam üstlerinde Cunda'nın dar sokaklarında dolaşırken adalara mahsus o hüznü ve terkedilmişlik duygusunu fazlasıyla hissedersiniz. Ancak bu duygular güneşle birlikte yerini neşeye ve çoşkuya bırakır. Cunda'nın geceleri de insana başka duygular yaşatır. Kıyı boyunca sıralanan restoranlarda, tadına doyulmaz zeytinyağlıların ve deniz ürünlerinin süslediği masalarda gece boyunca süren sohbetler adanın bir başka rengidir. Özellikle Girit'ten göçenlerin radika, ısırgan, deniz börülcesi gibi çeşitli otlardan yaptığı mezeler ada sofralarının simgesi gibidir. Ahtapot, kalamar, karides gibi deniz ürünleri de buradaki restoranların kendi yöntemleriyle hazırlanır. Bütün bu yiyeceklerin içinde 'papalina' balığı ise sadece Cunda'da çıkar ve buraya özgüdür.

Gece Hayatı

Ayvalık'ta gece hayatının en yoğun olduğu yer Sarımsaklı... Çok sayıda restoran ve otelin olduğu Sarımsaklı'da , barlarda ve diskolarda gece boyunca sabaha kadar eğlence müzik ve eğlence sürmekte... Babylon Disko, Casa Nostra ,Check Point Disko, CNN Cafe-Bar, Grand Hotel Diskove Sokak Bar en çok rağbet gören mekanlardan bazıları... Cunda Adası da akşamları oldukça hareketli. Burada restoranlarda yemek yiyebilir, müzik programları ile eğlenceli saatler geçirebilirsiniz. Cunda Adası akşam saatlerinde insanla dolup taşar. Siz de akşam saatlerini burada geçirebilir, kafe ya da çay bahçelerinde dinlenebilirsiniz.

Ne Yenir ?

Ayvalık'ta tipik Akdeniz mutfağından örneklerle karşılaşabilirsiniz. Akdeniz mutfağı dışında Balıkesir yöresine has mahalli yemekleri tatma imkanı da bulabilirsiniz. Ayvalık'ın zeytini çok ünlüdür. Ufak imalathanelerde zeytinyağı üretilir. Tadına doyum olmaz bu zeytinyağı ile yapılmış yöresel yemekleri tatmanızı şiddetle tavsiye ederiz. Mahalli yemekler arasında "saçaklı mantı" ve "keşkek"i mutlaka denemelisiniz. Ayvalık ve adalarında bir çok balık restoranı bulunuyor. Burada levrek, çipura, sinarit, ahtapot ve mezgit gibi balıkları deneyebilirsiniz. Özellikle papalina balığını denemelisiniz. Keza papalina bu yörenin özel balığı... Sarımsaklı'da büfeler caddesindeki büfelerde tost, kumpir, midye gibi türlü türlü yiyeceği bulabilirsiniz. Böylece hesaplı bir şekilde karnınızı doyurabilirsiniz.

Nerede Ne Var ?

Ayvalık doğal ve tarihi güzellikleri ile mutlaka görülmesi , ziyaret edilmesi gereken yerlerden biri... Ayvalık koyunda 22 irili ufaklı ada bulunuyor. Özellikle Şeytan Sofrası'ndan Ayvalık'ı ve adaları izlemek çok keyifli... Şeytan Sofrasında demir bir kafes içinde şeytana ait olduğu söylenen büyük bir ayak izi var. Zaten bu mekan ismini buradan almış. Özellikle gün batımını fotoğrafçıların uğrak yeri olan Şeytan Sofrası'ndan mutlaka izlemelisiniz. Siz de buradan objektifinizle muhteşem görüntüler yakalayabilirsiniz.Sarımsaklı upuzun kumsallarıyla deniz tutkunlarını cezbetmekte...Burada bir çok otel ve restoran bulunuyor. Sarımsaklı'nın uçsuz bucaksız kumsallarında bol bol güneşlenebilir, berrak sularında yüzebilirsiniz. Ayrıca plaj boyunca sıralanmış olan kafelerde hoş vakit geçirebilirsiniz. Bu kafelerde tavla ya da kağıt oyunları oynayabilir, güneşin yakıcı sıcağından uzaklaşabilirsiniz. Adalar Ayvalık'ın eşsiz güzelliğine güzellik katar... Ayvalık koyunda yer alan adaların, Cunda dışında, hiç birinde yerleşim yoktur. Hatta bazı adalar gel-git sırasında su altında kalıyor. Ayvalık'ta özellikle Şeytan Sofrasında adaların seyrine doyum olmaz. Motorlarla adalara düzenlenen turlara mutlaka katılmalısınız. Cunda Adası'nda (Alibey Adası) tarihi yerleri ve müzeleri bulabilirsiniz. Eskiden özellikle Rumların yerleşim yeri olan bu adada birçok kilise ve manastıra rastlamanız mümkün... Akşam saatlerinde insanlar Cunda Adasındaki restoranlara rağbet ederler.Cunda adasında deniz kıyısında yürüyüş ve alışveriş yapan bir çok insana rastlayabilirsiniz. Burada bulunan büfelere ve hediyelik eşya satan dükkanlara rağbet çok fazladır. Bir diğer görmeniz gereken yer de Taksiyarhis Kilisesi...130 yıllık bu kilisede bulunan İsa Peygamber'in hayatını tasvir eden tablolar sizi büyüleyecek... Çamlık, Ayvalık ile Sarımsaklı arasında çam ormanlarıyla kaplı bir alan... Burada restoranlara, kamplara ve çay bahçelerine rastlayabilirsiniz. Özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında burada piknik yapan insanlara rastlayabilirsiniz. Ayrıca Çamlık kamp yapmak için de uygun... Burada doğayla içiçe olabilir, Ayvalık'ın güzelliklerini seyredebilirsiniz. Tımarhane Adası da temiz denizi ve doğal güzellikleri ile görülmesi gereken adalardan bir diğeri... Bu adada ufak bir manastırı ziyaret edebilir, adanın temiz havasında yürüyüş yapabilirsiniz.

Çamlık

İzmir'den gelirken eğer Sarmısaklı'dan şehre giriş yapacak olursanız sizi Ayvalık yazan tabeladan sonra Çamlık ve girişindeki Camping karşılayacaktır. Ayvalık beldesinin bir parçası olan ve bugün yıllanmış çam ağaçları ve doğal güzelliği dışında hiç bir ayrıcalığı olmayan bu semt geçmişten gelen şirin yapılaşmasını bugün gelişi güzel yapılaşmaya terk etmiştir.


Halen bir çok sit yapısının bulunduğu semtte estetik görünümlü villalar ve sıradan barınma yerleri görebilirsiniz.Bunların dışında Belediye Gazinosundan Tımarhane adasını ve her gün değişik renklere bürünen ufku ve güneşin batışını seyredebilirsiniz.


Bir zamanlar akşam çaylarının yudumlandığı kır kahvesi ekonomik nedenlerle çalıştırılamamakta ve anı olmaktan öteye geçememektedir.


Belirli bir kesimin faydalandığı Tenis Lokali ve kortları da Çamlıkta yer almaktadır. Şehre girerken sizi ilk karşılayan Camping'ten , karavanla gelenler dahil herkes belirli bir ücret karşılığında yararlanabilir.


Çamlık semtinin bulundugu bölgede Tımarhane adasını da içinde bulunduran bir iç deniz vardır.1970 li yıllara kadar burada plaj da var idi. İşleticisinin -ki bu plaj onun adı ile anılır idi"Ali İhsan'ın plajı"- işi bırakması ve vefatından sonra kendi haline bırakılmış zaman içinde de yok olmuştur.


Şimdi yerinde izi bile kalmayan, Rumlar zamanında yapılmış birçok manastır ve kilisenin varlığını eski fotoğraflardan öğrenmekteyiz.